15
Yorum
43
Beğeni
0,0
Puan
561
Okunma

sevdiğim eylül de gidiyor
hüzünlerini tutuşturup elime
bir sürü kuru, sarı yaprak ve sevgisini bırakıp
yine dökülen yapraklarda kumral yüzün
hafifçe eğiliyor zamana
alıyor Tanrı selamını
bize bahşedilen güzün
ne güzel bir Eylül’dü bu ama senden uzakta
yalnız yürüyüşler verdi
bir tüy gibi eve girip çıkmalar
duymadım adımının sesini merdivende
gittikçe arası uzayan basamakların
çoğaldıkça sayısı eylül’lerin
ne kadar yaprak dökülmüşse yıllardan
o kadar uzaklaştık birbirimizden
artan basamaklar kadar
hep birileri vardı aramızda
bir türlü birlikte uçuşamıyor yapraklarımız
bir dikenli çam giriyor ille araya
iki çınar tam bakışırken
düşüyor bakışlarımızın yaprağı
öyle biçimli, öyle güzel
şarkımızı söylüyor minik serçeler
sekerken düşlerimizin üstünde
heey eylül! gelecek seneye yine buyur gel!
ne olur onun gülümseyen bakışını getir
hiç bir rüzgâr alıp götüremesin
özlemimizdeki umudu
sen yine es, yan, savur
aynı kalalım biz..
30. 09. 2014