0
Yorum
5
Beğeni
0,0
Puan
491
Okunma
Somuncu Baba külliyesin de bir seher vakti
Kıymıktan bir yağmur yağıyordu yollara
Acı bir günde yaşıyorduk kederimizi
Soğuk bir ayrılık vedası zamanıydı
Acımsı buruktu içimiz
Mühürlenmiş ti ağzımız bir sessizlik içinde
Acıyı üstümüzden atamıyorduk
Bir tabut omuzumuzda az acılı, çok yorgun
Saatlerce duruyorduk ayakta içimiz yangın yeri
Kimse dindiremezdi bu acıyı
Somuncu Baba külliyesinde bir öğlen vakti
Acı bir günde yaşıyorduk kederimizi
Somuncu Baba külliyesinde bir cenaze vakti
Bir başka bakıyordu bu insanlar
Sen bir başkaydın tabutun içinde beyaz kefeninle
Yüzün yine bir başka bakmaktaydı oysa
Mahşer gününde görüşürüz diyordun
Somuncu Baba külliyesinde bir cenaze
Nefes nefese soluyordu
Hakka yürümeye gidiyordu oysa
Aksaray meydanında bir saat kulesi
Bilmem akrep yelkovan neyi gösteriyordu zamanı
Bir rüzgar esiyordu savura savura
Harmanlar misali savruluyorduk oysa
Şimdi evrahta seni son yolculuğuna uğurladım geliyorum
Külliye yollarında çam kokuları geliyor sivri ferah
Bu yollar mezarlar çam ağaçları
Bana o geceyi seni hatırlatıyor
Külliye de bir veda ve Babaannem
Hamza Tarık Öztürk
(Şair yürekli çocuk)