9
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1822
Okunma

belleğinizi açın,azade edin
anlatıma gelsin rüyalarınız
mağrur dağlar,köklenin
ışıklarınız tutkundur
sunni karanlıklara
ne oldu şua pınarlarınız
maziniz ruhumda virana
yorgun bir ateştir
ruhum mazinizde
anlayamiyorum...
sayfaları harlı kitaplar
şafakları tutsak günler
anlatın
ne oldu o şen yüzlü çocuklar
kardelen örtüleri
göçmen obaları
ne oldu çavdar ekmeği kokan çocuk elleri
ve/ süngü ucundaki bebek hikayeleri
anlatın
suskunluğumuz bir hastalıktır
tanrının görmezden geldiği
bir ölümdür...
örenlerin ağzındaki haramiler
"itaata"diş biliyor..
pınarların ağıt yakıyor
zaid hikayelerine
anlatın
ölüm insan barınıyor mu yine
ölüm kefenine sığınıyor mu
ölüm renk körü mü hala
mağrur dağlar
kapan dağları
kartalların hala yüksekten uçar mı
konuçlar hala poyraz doluyor mu
rüyalarım artık doruklarınızdan yoksun
ruhum o kadar virane..
ölümüm yurtsana bilse bağrınızı
ah yurtsana bilse çocukluğumun toprağını
unutamıyorum..
başımı koyduğum taş
ilk yıldızlarımı kopardığım zirveler
anakucağı gibi koştuğum koynun
unutamiyorum...
zilan deresinin ağrı tarafında kalan irili-ufaklı dağ..
zana.. ../../....