0
Yorum
8
Beğeni
5,0
Puan
265
Okunma
Gök kuşağı misali renga renkti hayatım
Siyaha döndü bahtım mutluluğu unuttum
O şirin hayale perdeleri kapattım
İçim de ki sevecen o çocuğu unuttum
Yanık Bir türküydüm oysa dillerde
Duvarda asılı sazı unuttum
Hasrete yâr oldum gurbet ellerde
Biricik Sıla’ma nazı unuttum
Güvendiğim dallar kırıldı bir bir
Her Nefes bir ölüm, acı bir zehir
Kalbimdi ateşte dövülen demir
Eridim sinemi dağlamayı unuttum
Unuttum yüzüme gülen o yüzü
Unuttum Yokuşlar sarınca düzü
şaşırdı saatim gece gündüzü
Azgın yaralarımı bağlamayı unuttum
Ne bakışı kaldı aklımda,
ne çocuksu gülüşü..
Boğarak öldürdüm o masum düş’ü
Kalmadı bu yolun geri dönüşü
Çağırınca sel gibi çağlamayı unuttum
Sormayın o kim, ben kimim şimdi
Mevsimini yitirmiş iklimim şimdi
Eylülü terk etmiş ekim’mim şimdi
Vuslata müspet bir yol Sağlamayı unuttum
Öldüm de kendime ağlamayı unuttum
5.0
100% (2)