8
Yorum
33
Beğeni
0,0
Puan
867
Okunma

döküldü eski evler gibi sıvası, görüldü astar
gitti sana koşarak geleni görünce
tüyü döküldü kuşların
o uçamamaktan muzdarip suçsuz kanatlar
hiç öpücük kaldı mı geçmiş yüzünde
bir gül yaprağı, kırıntısı
yada gün yüzlü ayçiçeği tarlası
yüzünden kağnılar geçiyor sanki sesler öyle
kaç bahar yağmuru damlıyor gözlerinden
kaç tay adımı atıyor yeniden, o eski gurbetçiler
yeni göçerlere bırakmış yerini
çocukları bile şimdiden bize ayıp
harcanan günler saklanıyor kapı
ardına
sesi duyuluyor arkamızda
kulak tırmalayan davul
karartılmış günler iz bırakıyor yüzünde
kanayan ana yüreği, ağıtını gömemiyor yüzüne
gidip ekemiyor yeniden bostanını
genişletemiyor yüzündeki sevgiyi
dar bir alana kalıyor yüz sürdüğü ellerle
eksildikçe yeşili gözlerinin
bakışının güneşi devrildikçe tepe aşağı
yüzün olsaydı ekin tarlası, bağ, bostan
çocuk ayaklarla koşardık oyunu bırakıp
mavi çiçekleri toplamaya ekinler arasından
yine salınırdı yukarı değirmenin suyu
koşarak açardık bahçelere su ayağını
yine annem çıplak ayakla dalardı arklara
yeşile bulanırdı ayakları..
04. 05. 2022 / Nazik Gülünay