1
Yorum
11
Beğeni
5,0
Puan
555
Okunma
Dur gitme konuşacaklarımız var
Dışarda kar yağıyor gönlümün kıyısına
Pencere önündeyim tükenmeyen umutla
Hayallere dalmış takvim yapraklarını sayıyorum
Elimde kahve kırk yılın hatrına beklemekteyim
Sonsuz bir bekleyiş bu , hesapsız kitapsız
Tereddüt edilmeden atılan adım gibi
O kadar derin ve o kadar sağlam.
Bitmeyen bir hasret var bende şimdi
Geldiğinde sönecek ve dinecek bir sızı
Gözlerinin dindireceği bir yangın bu
Hasret çukurlarının mezardan daha derin oluşu
Anlatır sana içimi ve içimdeki seni
Şimdi gitme konuşacaklarımız var
Anlatacağım onca hikayem varken, şimdi gitme
Kelimelerimi öksüz bırakma ne olur
Uzan yanıma, başlayayım anlatmaya
Bitmeyen gece olsun harflerin sonsuzluğunda
Göğsümde uyutmalıyım seni bu gece
Konuşacak değil susacaklarımız da var .
Dur gitme , hava daha aydınlanmadı
Karanlıktan korkuyorum ben
Yalvarırım gözlerinin ışığını söndürme
Ellerimi soğukta , gözlerimi yolda bırakma
Şimdi gitme önümüzde bahar var
Papatyaların doğuşunu izleriz beraber
Bilirsin papatyalar olmadan nefes alamam
Gitme , papatyaları küstürme hayata
Ve ben gidersen değil vazgeçersen ölürüm ...
5.0
100% (7)