26
Yorum
50
Beğeni
5,0
Puan
1764
Okunma

Söylenmeyiniz bana; gençliğe hitabımdan
Sanırım ya iki ya da üç vakit geçmişti...
İlk damlam ilk mürekkebimse, ilk kitabımdan
İlk satırlar düşerken ilk sözü kim seçmişti?
Bir damla, bir damla daha, sakin olabilmek
Bunca çamurun içinde saydam kalabilmek
Çiselerden sonra sağanağı bilebilmek
Düşeceğim yeri ve yolu ilk kim açmıştı?
Üzerinize yağar, size düşebilirim.
Olur mu demeyiniz hiç ulaşabilirim.
Geçilmez duvarları yarıp aşabilirim.
Bu farkındalığımı kalbe ilk kim saçmıştı?
Şu dağ, içinde nice güzellikleri bezer.
Bahsi geçen ormanda zarif ceylanlar gezer.
Öyle her otu yemez; ayrık otunu ezer.
Ceylan, ilmi ilk nerde ve kiminle içmişti?
Boncuk gözlü bir bülbül kondu kozalağıma.
Ne aradı ne buldu da şakır budağıma.
Öten o mu ben miyim; gün doğdu bucağıma.
Bülbülle muhabbeti ilk kim nasıl açmıştı?
Yağan yağmurlarım ve de yepyeni günlerim
Vuslatı iple çeken o yürek sökünlerim
Her daim gençlikle yatıp kalkan sürgünlerim
Harcadığımız ömrü kıymet ilk kim biçmişti?
Teşekkür ederim...
5.0
100% (39)