anlatılır gibi değildir
çaresizliğin durumları
her umudun öldürülüşünde
yeni umutlara uyumaları

yalnızsız yalan yaşamaların
çelişik anaforları
içine çektikçe kalıntıları
örtmeye çalışmak boş
çırılçıplak kalan duyguları

anlatılır gibi değil
anlatabilmek kayboluşları
çölde yağmur izi bulmak gibi
yada gidilecek yön
sarınca etrafını kum fırtınası
sığınacak bir koy olmaması

gözlerdeki yalan sözlere vurduğunda
inkarın ikrarıdır sızıntısı
var saydıklarının
yanaklarda oluşan deltası
anlatılır gibi değildir
can havli ile yalana sarılışları

kırkı çıkmadan kırk yaşın
ruhuna saplanan cam kırıkları
kanattıkça en güzel duyguları
anlatılır gibi değildir
geri dönen güvercinlerin
umutsuz çırpınışları

süregelen bir bekleyiş bu
çaresizliğin parmaklıkları ardında
anlatılır gibi değildir
kılını kıpırdatamaz
yitip giden benliğin
tutulduğun evhamlarına

anlatılır gibi değildir
çaresizliğin durumları
her umudun öldürülüşünde
yeni umutlara uyumaları

Abdurrahman Güleç