kapılar sürgülü, anahtar yokmuş,
şânı olmayana, itibâr yokmuş.

güzellik, zenginlik, endâm nafile
sevgiden kudretli hükümdâr yokmuş.

büyüttüm sevdamı bin meşakkatle
vasfedebilecek sanatkâr yokmuş.

teselli veremez şiir, şarkılar
cemâlinden tatlı bergüzâr yokmuş.

kader defterinde maalesef ki
vuslatımız için bir karar yokmuş.

illallah etmiştim tüccar ehlinden
varlığından âlâ kâr, zarar yokmuş.

piştim çengelinde hicrân yazının
yaramı sarmaya ilaç, kar yokmuş.

yüklendi omzuma ayaz, karayel
sabırdan kuvvetli zülfikâr yokmuş.

intizâr kuşları yedi ömrümü
çiçekleneceğim lâlezâr yokmuş.

yetişmez nefesi cümle ağyârın
devrinden kıymetli rûzigâr yokmuş.

dünyaya sığmayan şu yüreğime
dur, durak, barikat, taş, duvar yokmuş.

içtikçe susattı çile şerbeti
dilinden ziyâde efsunkâr yokmuş.

döndüm çemberinde bezm-i cihanın
gönle aşktan özge nev-bahâr yokmuş.

şâh idim, kul oldum, sende kayboldum
benden daha mecnûn, bahtiyâr yokmuş.


(15 Kasım 2021 tarihinde, Hece Taşları Dergisi’nin 81.sayısında yayınlanmıştır; sayfa:13)

chrome-extension://efaidnbmnnnibpcajpcglclefindmkaj/viewer.html?pdfurl=http%3A%2F%2Fhecetaslari.com%2Fhecetaslaridergisi%2Fhecetaslari81sayiOn5kasim2021.pdf&chunk=true

(İlk yazılış tarihi: 15/07/2020, 01:36-51; Yozgat)
(Son tashih zamanı: 03/09/2021, 23:07; Kocasinan, Kayseri)