3
Yorum
16
Beğeni
5,0
Puan
523
Okunma

Anlat bana
Haydi bana kendini anlat
Öyle bir anlat ki;
Parmak izini görmeden çizebileyim
Yüzünün kıvrımlarını anlat, gözlerini
Gülümseyişini, hüznünü,
Korkularını, güvensizliğini anlat
Mutluluğunu, sevinçlerini, huzurunu;
Haydi, bana sevmeyi anlat
Anlat ki, bende mesafelere aldırmadan,
Görmeden, duymadan, dokunmadan;
Hissedebileyim tüm benliğimde
Haydi bana beni anlat
Öyle anlat ki;
En mahir fotoğrafçı mesleğini terk etsin,
Köşe başlarındaki falcılar,
Niyet kutularındaki tavşanlar, kuşlar,
Utansınlar beceriksizliklerinden,
Güçsüzlüğümü anlat ya da yüzsüzlüğümü,
Ellerimin sıcaklığını anlat,
Gözlerimin, sözlerimin ihanetini sevdiğine
Anlat ki, bilsin sadaka verdiğim dilenci,
Arkasında duvar olduğum, yaşlısı, genci
Haydi bana Ademi anlat
Öyle anlat ki;
Başında kaç tel saç var bileyim
Bana havvayı anlat
Destansı güzelliğini, gözlerinin rengini
Hissedeyim pamuksu bugday tenini
Anlat ki; anam gibi, babam gibi
Tanıyayım; büyük dedemi, büyük annemi
Bana kuş olmayı, balık olmayı anlat
Anlat ki; hissedeyim, balık gibi, kuş gibi
Anlatamazsın ki !...
İmkansız olan şeyler vardır hayatta
Doydum demekle, karnını doyuramazsın
Susuzluğunu; suya bakarak gideremezsin
Sepetindeki elmaları, saymadan bilemezsin
Gerçeği bilmeden yalanı,
Helâl’i bilmeden haram’ı
Güzeli görmeden, iyiyi üzmeden
Dünyayı gezmeden, temizi süzmeden
Kendini bilmeden, beni bilemezsin
10 Temmuz 2013
Abdurrahman Güleç
5.0
100% (12)