26
Yorum
4
Beğeni
5,0
Puan
3011
Okunma

Dilimin ucunda pusuya yatan,
Yasak sözcükler biriktiriyorum
Keşfi vacip olmayan bir alfabenin,
Önsözünden dokunuyorum usulca
Kutsal saydığın, göğüs uçlarına…
Yüreğimin çözülemeyen mühründen
Teninin coğrafyasına aforizmalar taşıyorum
İllegal dokunuşlardan sızarak içine
Senli bir ütopyanın işgalinde çoğalıyorum
Diline yapışan nikotinde soluyorum
Dudak tiryakiliğimi…
Bir milat kapatıp sevişmenin takviminde
Gözlerimi nefesinde kapatıyorum
Göz karana tasviri imkansız kurgular sürüyorum
Süresiz bir nadasa bırakıp diyetlerimi
Secdeye kapanıyorum son kez suretinde
Artık mabedinde sevişmeye meyilli bir ibadetim
Perde, bir tenöre bırakırken çığlıklarını
Her saniye yeniden başlıyor kıyametim
Saçlarının ıslaklığında istemsiz çözülüyor
Bağbozumu arzularım…
Kurumaya bıraktığım ten ağrısı sancılarım
Hücrelerinden çoğalarak diriliyor
Ve senden önce kopardığım her takvim yaprağı ölüyor
Bakire şafakların kızıllığında uyanıyorum
Kipi senli mistik bir zamana…
Tükenen iklimlerin töleranslı sayfalarında
Solgun bir güze dönüyoruz her an’a
Şimdi,
Bir mavi okyanus kadar yakın düşlediğin an..!
Bırak kederlerini…
İstediğin yerden sil geçmişin izlerini
Gel..! korkunun eceli yakın.
Gel..! Yalnızlıktan..! Can..!
-Çürümeye yüz tutmuş boşluğuma kapan-
Aramızda apansız uzaklığa inat çoğalan
Parmak uçlarımda soyunuyorsun
Çırılçıplak bir sabaha…
-Haydi aç gözlerini..!-
-Yut yüreğimdeki ateşi -
Hisset…
Derinden,
İçimdeki seni
Dokun…
Sokul biraz daha, öp beni
Sende öldüm…
-Bugün benim doğum günüm-
Faik Danışman
5.0
100% (2)