1
Yorum
9
Beğeni
5,0
Puan
718
Okunma
I
Saçları başak tarlası
Kanlı ağaç gövdesinde ruhları
Şamdanlarla ışık tutuyoruz aydınlanmalara
Ne geçmişimizden anımsamalar
Ne çocuklar ne şarkıların ezgisi
Motifler çiziyoruz bazen gazete köşelerine
Ağlaşıyoruz yalnızlığımızla tükenip
Aynı seslerin derinleşmesiyle bazen
Dalıp dalıp günün yanmasını izliyoruz.
II
Süpürge otları bitiyor sonra
Hep bir şeylerin karmaşasıyla anlamsız kavgalarımız
Suya dokunmak gibi tarifsiz
Ve yaşamacasına birlik oluşu
Biteviye duyguların rahvan gidişi
Taşlı topraklarda yürüyoruz en çok
Eğer şanslıysak önümüzde denizle buluşan yollar
Ama yine de beklemekteyiz kalan saatleri
Akrep kıskacında sıkışmış doyumsuz zamanları
Peri masallarını ve garip külkedisi
Doğanın hangi renge büründüğünü hep merak ettik
Aşık oluşların hangi mevsime denk düştüğünü bir de
Martılar deniz kuşu muydu
Yoksa bunlar denizden gebe kadınlar mıydı?
III
Öyle ya da böyle, aynı derinliklerin doğumuyuz
Ve ardımız sıra içi sıcak buzdan dağlar
Kimimiz yosun sevdalısı, kimimiz hasrete sancı
Bulutlar ve ayın dudaklarımıza yansıması
Büyütmeliyiz bu yangını en erken uykularımızda
Kollarımızı sarıp kökler salmalıyız
Ki ulaşmalı bir ucumuz dünyanın çekirdeğine
Lav olup dolaşmalı bütün kıtayı ve okyanusları
Olur ya küçük bir balığın nefesinde
Kumlara çizilen yitik ezgilerde buluşuruz
Kimliksiz ve özetsiz bir hayatın engelini aşarız
Olur ya dağlar demir demir dökülür önümüze
Demir kanatlı atlar yaparız
"Yıldızlarda sek-sek oynar çocukluğumuz"
IV
Galaksilerden yağmurluklar giyeriz
Ne gerek resimlerden engin anlamların çıkarılmasına
Her bir fırçanın dokunuşunu yaşamak varken
Şapka çıkarıp izlemek yerine
Manzaralara sarılıp bir tül gibi örtünmek daha gerçekçiyken
İnciler takıp takıştırmak değil
İnci gibi aydınlık gülüşler yaratmak dururken
İşte böyle olmalı:
Kurguları parçalayıp, saf görünüşü yakalamak.
Hesaplarımız çoğaldıkça önemsediklerimiz küçülüyor
Sonsuz bir döngüde kirli oyunlara koşuyoruz
Amacımız iyi yaşamakken ruhlarımız zehirleniyor
Farkında değiliz; güzel günler geçiyor.
V
Çamlardan yükseliyor buğu taneleri
Dokunuşlarımla yüzler çizmek istiyorum
Şarap tadında kırmızı gizemler
Karşımıza ne çıkarsa çıksın hesaplaşmalıyız
Yıkmalıyız duygu adına işlenen cinayetleri.
Bakıyorum uzunca bir zaman boyu
Yarım kalmışlığıyla bir şehrin esiriyim
Bileklerime dokunan tüm kelebekler solmuş
Saksılar çiçek ölüleriyle dolu
Şu gelen parıltı güneşin değil
Karanlıklarda saklanan bir cücenin hilesi
Demiryolu araçlarının hüzünlü esareti...
Oysa ben de ulaşmak istiyorum anlatılan masallara
Devler diyarında dolaşıp ormanlarca dans etmeyi
Kağıtların ve kalemlerin süresiz mücadelesine dokunmayı...
MURAT GÜNDOĞAN - MAVİ EZGİ ŞİİR KTABI
5.0
100% (3)