25
Yorum
49
Beğeni
5,0
Puan
1614
Okunma

doğuşun kutsallığı...
Senli iklime kapılmadan önce
Ben beni içimle ve dışımla çok iyi bilirdim
Çokta huzur dolu ve mutluydum
Yüzümdeki şen şakrak gülücükler ile
Her an ben
Her bir adımımla güven dokurdum
Acıda tatlıda dengi dengineydi
Dertlerimi göğüsleyecek gücümde vardı
Yaşardım öz benliğimi
Gözlerim ışıl ışıl parlardı tıpkı bir boncuk gibi
Ya Şimdi
Hazan yağmurların altında çok kötü üşüyorum
Hangi halime baksan sırılsıklam
Neremden yakalasan parça parça elinde kalan
İlla ki de her mevsimi bahara çevirirdim
Kış nedir soğuk nedir ki hiç bilmezdim
Hep yıldızlıydı her bir gecem
Dert gaile nedir hiç mi hiçte tatmazdım
Şu an ise
Hüzün dokuyorum gönlümün en derinliğine
Kara haber gibi kasvet çöreklendi yüreğime
Oysa sen şu gönlümde açan ilk gülümdün
Acemilikten dolayı belli ki içini göremeden sevmişim
Tertemiz bir kardelenmiş gibi zannederek
Sarışta sımsıcak sarmalamıştım
Seni ey sevgili
İçin dışına çıkmaya başladığından beri
Firkat ummanına çok tez boyun eğmişim
Çokta garip bir duygu beni senden o an öteledi
Senin için ne belaymış da yağdırdı nankörlüğü
Son duamda bile
Elim de gönlümde sana kapalıydı
Ve çıkar bohçan uğruna koptu da gitti bağlarımız
Bir birimizden soğuyup da ayrılırken yollarımız
Bil ki şimdi ben
Doğacağım iklime gün sayıyorum
Tarumar olmuş bir hal ile ilkbaharımı bekliyorum
İllaki hüznü taşımam mümkün değil
Hele ki kadir kıymeti olmayan bir gönül için
Mevsimler dönencelidir
Aynı şart ve durumda kalmam doğaya aykırı
İlkbaharda doğup hazanda ölmem sence makul müdür
Hiç sanmam kaderse kaderim sen değilsin
Has bir doğuştan almışım ben suyu
ve ihlaslı bir yaşama tutkunum ben bir ömür boyu
Hiç içime sindiremediğim bir kışla ben uğraşamam
Ben ilkbaharla bil ki mahşere dek sözlüyüm….
(27.04.2021) Azap.. (Kadri Atmaca)
5.0
97% (32)
4.0
3% (1)