1
Yorum
6
Beğeni
5,0
Puan
649
Okunma

kendi halinde insanlardık,
Hint ellerinde.
ne hır,
ne gür bilirdik
yaşayıp giderdik dostluk içinde.
aza yerinmez,
çoğa sevinmezdik
kanaat kardık gönlümüzce.
Avrupa’dan,
ön Asya’dan geldi ceberut zebaniler
alıp sürdüler yurdumuzdan
bilmediğimiz yaban ellere
öyle katı idi ki gittiğimiz eller
ne yer verdiler
ne de yurt.
yaban kaldık yaban içinde.
tenimizin rengine bakıp
roman dediler bizlere.
at arabası
ve çadırlarda doğup öldük yüz yıllarca.
hasat edilmiş tarlalarda aradık rızkımızı
kırıntılarla yetindik asırlarca.
kırıldık,
vurulduk,
yakıldık medeniyetin merkez Avrupa’da.
hoş görülü derler ya Osmanlıya
sevimsiz göstermek için
cellatları bile bizden seçti,
şiirlere geçtik sevimsizce.
cumhuriyeti çok sevdik
çünkü nüfus cüzdanı verdi bize..
ama hala kıptıydık senelerce.
çoğaldı memleket nüfusu
bizde de bitti göçebelik,
şehirlerin kenarına yerleştik.
bebeğimizi
karnımızı,
doyurmak için aşırmışsak bir ekmek
hepimiz olduk hırsız.
öyle ezildik,
öyle horlandık
ve öyle dışlandık ki alıştık sonunda
hayatı günlük yaşamaya.
bu da bizim intikamımızdı beyaz insandan,
biliyoruz imreniyorlar şimdi.
malları mülkleri
ve onların tasası
unutturmuş onlara gülmeyi...
anlayamıyorlar ama,
biliyoruz kıskanıyorlar bizleri...
5.0
100% (2)