evimiz bahçe içinde,şirin mi şirin
içinde yedi koyun bir koç olan ahırımız var..
altı yaşındayım,
akşam vakti, dereye koyunları götürmek
aile içinde görevim...
karlı bir kış günü, açtım ahırın kapısını
koyunlar itişerek ahırdan çıktılar
istikametimiz dere

koyunlar su içerlerken,
birden mor koyunun olmadığının farkına vardım
bu mor koyun nereye gider
ahırda mı kaldı?
yoksa yolda onu görmeden kurt mu kaptı..
endişeye kapıldım
telaşla yol alıp ahıra vardım.
birde ne göreyim;
mor koyun,bir kuzu doğurmuş
kuzuyu yalayarak temizliyor
koyun mor,doğan kuzu mor
kuzu ayakları üstüne kalkmak için çabalıyor.
mor koyun kuzusunu hem yalıyor,hem meliyor
bir tarafta durdum seyrediyorum..
şaşkınlığım geçince,bir havlu bulup
temizlik işine bende katıldım.
kuzu elimi yaladı,bana baktı, meledi
O’nu öperek bağrıma bastım.
iyice kuruladım,kuru bir yere bıraktım
kuzu biraz daha çabaladı,ayağa kalktı.
koyun kuzusunun yanına vardı,
kuzu anasının memesini ağzına aldı.
şapur şupur emmeye başladı.
İşte mor kuzuyla böyle tanıştık.
ya cemrecik...

Av.Cemal Erkoç