0
Yorum
7
Beğeni
5,0
Puan
477
Okunma
Uzun bekleyişlerimiz olurdu
rötar yapan trenler gibi
sabırsızca beklerdik
tekrar tekrar buluşmayı
kısa yaz gecelerinde
yıldızları gözlerdik
evlerimizin avlularından
bir çay sıcaklığında
başlardı, konuşmalarımız
ordan burdan
bakışlarımız çok şeyler söylerdi
o anda susar bakışırdık
zamanın katarında tren vagonları gibi
ağır ağır zamanı yaşardık
oysa zaman bizi dinlemezdi
kendi mecrasında yolunu alırdı
o zamanlarda birikirdi hatıralar
buruk, sessiz yolun sonunda
uzak şehirlerin
uzak ikliminde
aynı hatıraların tutsağındayız...
5.0
100% (2)