Gece titreyerek uyandım birden,
Sırılsıklam oldu, her yanım terden,
Bilemedim niçin geldi ve nerden?
Ölüm bu kadar çok yaklaştı bana,
Veda vakti geldi geçici hana.

Boğazım ağrıyor, yutkunma hiç yok,
Göğsüm sıkışıyor, daralma pek çok,
Başıma saplandı demirden bir ok,
Ölüm bu kadar çok yaklaştı bana,
Azrail gelmişti o gece bana.

Ayakta duramam dengem bozulmuş,
Vücut alt üst olmuş, gözler süzülmüş,
O an ecel gelmiş, ismim çizilmiş,
Ölüm bu kadar çok yaklaştı bana,
Ömür bitti melek uzandı cana.

O kadar halsizim, kolum kalkmıyor,
Beden donmuş gibi, kanım akmıyor,
Gözler ölü sanki, canlı bakmıyor,
Ölüm bu kadar çok yaklaştı bana,
Onulmaz bir sızı çöktü sol yana.

Ateşler içinde yanar gibiyim,
Buz kesildi tenim donar gibiyim,
Başka bir dünyaya konar gibiyim,
Ölüm bu kadar çok yaklaştı bana,
Ahireti unutma, tavsiyem sana.

Korona mı yoksa bunca belirti?
Görünmez virüs mü korku ürperti,
Ölümden kaçış yok, bir gün garanti,
Ölüm bu kadar çok yaklaştı bana,
Unutma sık sık bak, dön de o ânâ.

İşte o an ölüm yokladı beni,
Küçücük bir mikrop hakladı beni,
Ecel bugüne dek bekledi beni,
Ölüm bu kadar çok yaklaştı bana,
Kaderde ölüm var çare yok buna.

Salih Sedat bir gün bu hayat biter,
Beden mezara ruh ebede gider,
İman, amel varsa, o sana yeter,
Ölüm bu kadar çok yaklaştı bana,
İnşallah Kevser’den, iç kana kana.
SALİH SEDAT ERSÖZ