2
Yorum
7
Beğeni
0,0
Puan
626
Okunma
Yavrular uykudayken, analar mâni yaktı
Soma’nın arıları, gene sefere kalktı
Karanlık vâdilere, yürüyerek uçtular
Tüm çiçekler orada, isli siyah açtılar
Ekmek teknelerine, bölük bölük geldiler
Dağların göbeğini, Ferhat gibi deldiler
Kara siyah kehribar, tozu dumana kattı
Yeraltı arıları, saf kömürden bal yaptı
Bir meş’um Salı günü, hava birden karardı
Vâdideki çehreler, bir lahzada sarardı
Dağı delmek imkânsız, havasız hayat muhal
Ne uçacak yol kaldı, ne sığınacak mahal
Umutlar soluverdi, kanatları kırıldı
Küme küme arılar, birbirine sarıldı
Ballar toza karıştı, kömürler demir oldu
Uçamadı arılar, ömürler kömür oldu
Ciğer yakan felâket, tüm cihanda duyuldu
Eşlerin, sabilerin, yürekleri oyuldu
Bütün vatan sarsıldı, feryâdın şiddetinden
Çöksün, sararsın mes’ûl, vebâlin sıkletinden
İdris Esen, 14 Mayıs, 2014, Erenköy