7
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1531
Okunma

Seni uğurlamak nasip olmadı
Ama sen içimdeki garlardan kalkan trenlerdesin vapurlardasın
Başladığın yolculuk sefer yorgunluğunu sezdirecek mi
Arabacı durma ben desem de durma
Dönüp geldimse hayatın çırpıntılarını gördüğüm için
Rolünü kanıksadığında öleceksin
Kahret seni ay ışığında şaçlarınla
Dudaklarındaki ruj senin değil
Bu toprakların çocuğu musun
Aklıma geldikçe sen yalnızlığım çoğalıyor
Sen aşkın ızdırabın haksızlığın zulmün bedelini ödedin
Seslendiğin çiçek baharını kendi taşısın
Bu zembereğin gerginliğinde yazıyorum biliyor musun
Şarkılar türküler bir nebze anlasın sen gene de yabancısın
Ne çıkar bütün güneşlerin söndüğünü söyleme
Sevmek tutulmak onursuzluk değildir
İnsan küçük bir karınca gibi ölüp gidecek mi
Herkes aşktan bahsediyor
Nedir bu aşk ne anlaşıldı ne yaşandı ne de yazıldı
Tükenmeye yüz tuttuğu zamanlar senin heyecanına tutundum
Yaşamın sırlarını anlayan varsa beri gelsin
Gül dikenine şiirin açtığı yere gel
Sana olan tutkunluğumdan bir an öleceğimi sandım
Ten en çok toprağa yakın
Zalimin elinde şebboy ne gezer