10
Yorum
42
Beğeni
4,8
Puan
1181
Okunma

“Sağ olsam gelmez idin, öldüm yasa mi geldin” dediği yerde
Bir şiir düştü nefesime..
Rengini bulamamış çiçekler gibi olsa da hayat
ritmini tutturamasa da şarkılar
Rolünü unutsa da mevsimler
Tütsülü ayinler koparıp yüreğimden
zamanın ipine serdim düşlerimi.
Rüzgar tutmayan bir limana
bağlayarak bekleyişlerimi.
Bir gül yaprağı açımına ayarladım saatimi.
Geçmişin gölgesinden eksiltmedim
uyanmamış iyi kileri.
Kuş gagası bir ıslık yükledim merhabalara.
Asuman tırnaklı sebeplenmelerle
Sadakta son ok oldu sevda
Sallandıkça salıncağımda
dalgaları uçurdum çatıya.
Sürükledim özlemin kemendini
Kuşların kanatları taşımadı çünkü
aklımdan geçenleri..
Miras bıraktım sevdiğime
iki nokta arası ünlemleri..!..
Ekledim şiirlerime
gönderilmemiş mektupların adresini.
Pullarda mektupsuz kaldım
Rozet gibi göğsüme taktıkça cesaretimi.
Olsun’larım vardı yağmur yağınca
berraklaşan sloganlar gibi.
Rüya rengiyle uyuşurdu her şekil.
Sessizliğe bağdaş kurup
sesler yaratırken doruklarda.
Yalnızlığın gözleri ne renk iyi bilirdim.
kırk bin sorudan bir doğru bulmasam da.
Prangaya vurulurdu inip kalkan yüreğim.
Boş gişelerde beklese de hayallerim
sevdayı gösteren levhalarda bitmezdi filmim.
Tutunup acının kıyılarına
kucak kucak büyümezdi sevgim.
Sahibine konarken daha lirikti gökyüzüm.
Alın yazımın tek okunaklı hali
Sahi kaç yaşında şimdi kalbim..?
Sonraki kendimizle
denk yapıp ölümü taşındığımız günde.
Ümitler ülkesinin karanlığındaki güneşim
yüzünü arıyorum hep parantezin içinde.
Bir gece yarısı festivalinde
yağmurun düşleri titrettiği gel-gitler ülkesinde..!
Ferdaca
5.0
96% (22)
1.0
4% (1)