cephe de esir gibi
anlamsız nesir gibi
hesapta küsur gibi
yapma beni Allah’ım

görmeden görmüş gibi
duymadan duymuş gibi
bilmeden bilmiş gibi
yapma beni Allah’ım

çöller de serap gibi
sofra da şarap gibi
virane harap gibi
yapma beni Allah’ım

cahilken ermiş gibi
vermezken vermiş gibi
haramı yermiş gibi
yapma beni Allah’ım

damgalı pulmuş gibi
inkarcı kulmuş gibi
şeytana uymuş gibi
yapma beni Allah’ım

gaflete dalmış gibi
dümensiz salmış gibi
mezatta malmış gibi
yapma beni Allah’ım

düz yolda şaşmış gibi
gözlerden düşmüş gibi
doğrudan sapmış gibi
yapma beni Allah’ım

sağlamken hasta gibi
her zaman yasta gibi
yalanda usta gibi
yapma beni Allah’ım

halt yiyen ağız gibi
çöllerde susuz gibi
yağızken uyuz gibi
yapma beni Allah’ım

şer yazan kalem gibi
iftira kelam gibi
alınmaz selam gibi
yapma beni Allah’ım

boş geçen günler gibi
vah dolu dünler gibi
ölümü ünler gibi
yapma beni Allah’ım

yollarda kalmış gibi
dorukta karmış gibi
yürekte narmış gibi
yapma beni Allah’ım

mezarda taşlar gibi
akılsız başlar gibi
dinmeyen yaşlar gibi
yapma beni Allah’ım

düşmandan korkmuş gibi
şeytana uymuş gibi
belayı bulmuş gibi
yapma beni Allah’ım

kesmeyen makas gibi
vermeyen nekes gibi
yararsız nefes gibi
yapma beni Allah’ım

tütmeyen ocak gibi
kimsesiz bucak gibi
aranan kaçak gibi
yapma beni Allah’ım

göz feri sönmüş gibi
yaşarken ölmüş gibi
mezardan dönmüş gibi
yapma beni Allah’ım

alında kirmiş gibi
yalancı dilmiş gibi
geçmişi silmiş gibi
yapma beni Allah’ım

Aynoğlu garip gibi
gittiği yolun gibi
umudu senin gibi
sensiz koma Allah’ım