seni aragon’dan bilirim elsa
yârimin gözlerinden bir de
aynı acıdır yaşanan uzak ülkelerde de olsa
aynı acıdır ayrı devirlerde
sen kadar güzeldi sevdiğim
sen kadar güzel elsa
sevda işlerdi bakarken gözleri
ve ben yüzümü tuval eylerdim
avuçlarımda bulamazsın fakat
mürekkebi sevgiden izler arama
acıları alnımda o izlerin
koyun koyuna serili
ve gizli kalmış
göz kapaklarımda sevecenleri
şimdi sarıp sarmaladı benim yurdumu
her gece yarısı
bin kapı
çalma modası
her gece bekler oldum, çalındı çalınacak elsa
ve bir kaç ay sonraya da kalsa
bir gün çalınan kapılardan
biri benim olacak
seni anlatan sayfalara sığındığım bu gece
kaç yüzün
kaç binin kıyıldı uykularına
ve kaç yüz gözü yaşlı
bir parçası çıkacak yarına
on yıllar öncesi düşürülmüş Paris’in
o gündüzsüz gecelerinde
aragon’da bilemezdi
ben nasıl bilirim elsa