1
Yorum
22
Beğeni
5,0
Puan
874
Okunma

Rahmet yağar gece ardında...
Döşümde yaratkan manalı bir uçurum
Gözlerim karanlığı oyar; bir şekil asar tavan arasına
Gözlerimi esir alan bir heyula, gözlerinin karasında
Atlar ve uzak adımlar...
Çöl kumlarını yalayan tuzlu soğuk sular, Bahr-ı ahlar
Ellerimi kavuşturduğum döşümden hırıltılı bir nefes ağlar
Gece esir alır onun kalbini, ellerim yoklar sızı yerlerini
Yıldızlı gökler sonra, ahlak kimin için?
Başkalarının hınçları parlıyor...
Yenik düşen aynı hülya,
Hesaptaki açık hep yalnızlığı sayıyor
Zalim bir şüphe içimi kemiren,
Ağzımızın kıvrımları sulu sepken, salyalı
Keşke olmasaydım dedirten, mahzurlu düşünceler
Yaşamak, küheylan edasında çatlarcasına...
Esvaplar katlı, özenli , buruşuk esvaplar, yabancı adımlar
Haylamaz beni çürük yüzler, kokuşan diller,
Bilmek istemezdim onları,
Onlar bitmez yıkımların sismik yalanları
Sevgilim Neva, yıldızlı geceler Aşk kimin için?
Çok oldu tövbelere vurdum kendimi
Tıraşı uzamış oruçlar, acımı koy vermeyen şizofreni
Bozuk yaşantımdan gümrah hayırlar dileniyorum
Kumbaramda delikli ve yaldızlı günahları dilimliyorum
Kabul olursa Umreye bütünleyeceğim onları
Bir yıldız söner aralarından bir başka güne doğacak
Sendeleyen adımlarım kalıbını bulacak …
Ölümleri öldüren, zulmü de rahmeti de anacak
Bir ihtiyarın omuzlarında havsalam imanını sınayacak
12.10.2020 İstanbul,
S(y)N
5.0
100% (8)