3
Yorum
5
Beğeni
5,0
Puan
434
Okunma
Usulca gelip otururdu
ayaklarımın dibinde
bağdaş kurardı mutluluk
şeffaf bir deniz anasıydı sanki anlamsız
tembel tembel gerinir
boylu boyunca uzanırdım hayallerimin üzerine
dört yapraklı yonca bulmuşçasına
sersem sepelek dolaşırdım bütün gün
rüzgar gülü kıpırdaşır mutluluğumu bir tek o anlardı
köşedeki gazinonun assolisti
hep o aynı kız her gece şarkı söylese de
rüzgara karışır sesi duyulmazdı
akşam güneşi havasındaysa
tunca çalardı emsalsiz batımıyla
soluk almadan oturup onu beklediğim kaç gece
hayal kırıklığı yaşardım
nice geceler beklesem de
gelmezdi inadına-bilirdi hüzünden beslendiğimi
mutluluğa kara çalardı
adına şarkı bile yazdığım
tırnağımla kazıdığım
hayal dünyamın prensi olacakken
kutsal yuvamızın kesekleri düşerdi
üstüme üstüme
onu ayaklarımın dibinde hissederken
bir deniz anası gibi anlamsız
küser yol verirdim
varlığı yokluğundan kötüydü
Yüksel Nimet Apel
9.Ekim.2020.Bodrum
5.0
100% (4)