7
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
951
Okunma
Yıkılırken ömrün baharı bulutların gölgesinde
Ve şimşekler delerken bağrımı
İçime sapladığın kurşunları çıkaramadım
Tutup çekemedim kovanları elim de kaldı
Benim dediğim
Benim gülüm dediğim
Bir kuru sözden esirgediğim
Sensizliğin bilmem kaçıncı günü bugün
Kaçıncı ağustos böceği uçtu avuçlarımdan
Oysa her gün ağrımın da beni sana kilitlerdi
Seni düşleyip seni yazmaya başlardı kalem
Seni anlatırdı bana uçuk sözler
Yaşanacak bir ömrün hayali çizilirken ufkun mavilerine
Neden göğü gürlettin
Neden yağdırdın yağmuru
Silineceğini
Biteceğini tüm yazdıklarımın
Bu kalemin susacağını
Neden düşünmedin
Şimdi alışırken ben sensizliğe
Tek pare sözlerin mırıldandığı ezgiler
İçimi burkup asar beni şiirlerin demir yüreğine
Ve bükük boynumu kaldıramam artık
Düşündüm de!
Bir daha bakamam
Hissedemem artık....