15
Yorum
2
Beğeni
5,0
Puan
2836
Okunma
-Döşümü çapaladım
Açıldı bin yıllık kavkısı kitabın
Hüzünler devreden bir tarih sayıklarım, dişil-
Yosundan çatılar her gece eğilip yüzüme bakar
Evim dolusu düş bozan kovalarım
Duldasında saklanan gizler çözülür
Dört mevsim adını telaffuz eder sürme
-Karası bunalım, bakışı ayaz-
Uykucu aşklar büyütür sarayda / kadim’dir
Çöl’dür gönülsüz verir gölgeliğini
Zorlama! dokunursan...................... ölür
Ne zaman bir yosma eline kalem alsa
Şiiri intihar dizeler
Fosforlu atların terkisinde kusurlu aşklar yaşar
Emir kipiyle uzanan kadınlara üşürüm
Ağzı kendi diline küser
Ne öfke duyulur, ne de beddua
Dantel donunu sıyırdığında / çoğaltan tek şeydir göğsünde ki beyaz suyu
Mucizeler büyütür etten kuyusu
Vurma! Vurursan…………… düşürür
Gözleri; çelik kanatlı rahleler gibi
Baksan kesip kanatır içini
Küskün bir ay olur bazen
Hani o günlerce yüzünü göstermeyen
Her gece Machbeth’en alıntıları
Otello’yu izler tavanlarda
Öpüldükçe bakirleşen kadınlara üşürüm
5.0
100% (1)