4
Yorum
6
Beğeni
5,0
Puan
643
Okunma

Gök gürültüsü ve cama inen yağmur damlalarıyla uyandım bu sabah
Bir de üst komşumun pervasızca vuran çekiç sesi
Hava puslu ve karışık aylardan nisan günlerden cumartesi
Ne istiyorsunuz benden can alan sesler ne istiyorsunuz
İşte bu yalnızlığın ta kendisi
Duvarlarla konuşmaktayım cellat kırmızısı renkli duvarlar
Farkındayım onlarda sıkıldı benden artık ayrılmak istiyorlar
Yalnızlığım ve ben yalnızız bu köhne odada
Bir yandan odamın mahsun ve mahcup penceresi
Bir yandan sokak lambasından süzülen safran sarısı ışık
Yalnızım işte kafam karma karışık
Yalnızım ve kendimi dinliyorum
Kendimi dinledikçe üretiyorum adeta kafamda binlerce hastalık
Bir de bu eksikti sorma sorsan yarına çıkamayacaktık
Tik tak tik tak duvarda ki saat
Sessizliğimi yırtarcasına kafa bulandırıyor
Gidip gelmekteyim evimin odasında bir hücreden farksız
Duygularım volta atıyor
Yine akşam oldu o da birazdan devredecek zindan karası geceye
Yıldızlar düşecek gökyüzümden
Ve ben düşeceğim yine bir bilmeceye
Anlatamam artık yalnızlığımı kelimeler yetmez
Yalnızlığımda yalnız benden
Tükenen ömürdür yalnızlık tükenmez
Sedat Kesim
5.0
100% (6)