23
Yorum
37
Beğeni
5,0
Puan
1284
Okunma

ne vakit sicim gibi bir yağmur yağacak olsa
gözlerimden de hüzün yaşları şıp diye damlıyor
kanayan habis yaralarıma
içimdeki hüsranın sağanağı
yağan yağmurun o isyankar seline karışıyor
of demekten başka bir çare mi var
ohlar yağmıyor ki
elbette ki bir iç çekiş kadar yaşatman çok acı geldi
o has gönülde baygın yaşamak varken
ellerinin sıcaklığı da hiç mi hiç gelmiyor ki aklıma
sözlerinin mi acımtırak lığından
yoksa o sinsi kaypaklığından mı bilemem
nefsinin de hoyratlığı bulaşmasaydı o oynak aklına
bin bir aşk kıvılcımı çakardı yüreğinden
maşukunun o muhkem mi muhkem kollarında
hani ya verilen kırk bir yeminli o pembemsi sözler
hani ya o deryaları taşıran lav misali sevgin
elbet bir gün gelince aklına
yüreğin sızlar yaş bürür o yeşil mi yeşil gözlerin
garip bir gönlü kandır ışının
ne denli abes mi abes olduğunu anlayınca
isyanlarda da kavrulur elbetteki o şıp sevdi yüreğin
zannetme ki geride bıraktığın bu enkaz sana yarayacak
muhakkak ki sana da bir hesap soran bulunacaktır
cevabın boğazında kör düğüm oluşta da
seni boğum boğum boğacaktır
ben bu sefilliğinin mutlak sahibi olurken
sen hiç diyarında yoklara karışacaksın
yüreğinde tutkunun kırıntısı kaldıysa
o köz mü köz hisler kül oluşta toprağa savrulacak
o tamahkar gönlünde bir hiçlik zincirine bağlı kalacak
maziye terk ettiğin mutluluk da zehir zıkkım olacak
o son pişmanlığın da sana sadık kalmaz elbet
ihtiras dolu hırsın ile elde etmiş olduğun
onca mal ve mülk de yaralarına derman olamayacak
zaman kimleri kimlere gebe bırakmadı ki
hey hatlarının bir tozu bile doyuracak o doymaz gözlerini...
AZAP...(Kadri Atmaca) 06.05.2020
5.0
100% (34)