16
Yorum
34
Beğeni
5,0
Puan
965
Okunma

‘’Aşktan başka gerçeklik yok. Her şey dünyada olur. Sevincinizi sevin.’’
(Alıntı)
Bir düş’ün alıntısı ise şiir
Hayret dolu bir gülücük ıskalarken mevsimi
Vakur tepelerin taslağı mutluluk
Sür-git hezeyan
Tepeleme doldu acılar
Güne kimi zaman hüsranla kıyan.
Mağlup düşlerin kefareti
Sandık sandık ihanetin bedeli elbet
İnsansız geçmeyen ömrün de izdihamı
Peksimet tadında haykırış
Göğe çivilenmiş lakayt bir gölge
Oysaki varlığın teamülü idi
Bitimsiz hıçkırıkların meze olduğu her şiir vakti.
Kaymadan da susturabilmek çığlığı
Bir yıldızsan uğurun olmalı ışık
Sevda tepelerinde hüzünsüz şafak
Kıyama duran örtülü sancak
Elbet hikmeti ömrün
Tüneyen bir nazda saklı
Tutuklu kaldığın hücre mi yoksa kabrin muadili?
Geviş getiren bir isyan uzak dursun bizden
Nakkaşı göğün dokunsun da ruhumuza.
Aykırılığın güncesi kimi zaman
Kaç tabur dolusu imge vücut olacak inhisara?
Kaptan kökünde ömrün
Bir tutanak daha iliştirdim yüreğin yakasına
Kaybolup giden bir yemin gibi
Aşkın da rotasını çevirdik imkânsızlığa.
Bir kayra ise güneşin her zerresi
Günü b/öldük yalnızlığa
Güme giden dünü masal tadında yaşadık
Gövdesi olmayan bir gemi
Demir aldık günün bir vakti ki
Görünmezliğin kisvesinde
Yakalandık hoyrat rüzgâra
Şiirler belki de ömrün anahtarı
Bir d/okunuş ki tasviri olmayan
Bir yakarış asla da lüzum olmayan can çıkmadıkça
Bedenden kilit altına aldık aşkı
Satırların devindiği yürek ikliminde.
Solan güne taziyelerimizi sunduk
Bir dokunduk da ne çok ah yitip gitti
Şafağı atan bir mertebe
Kavisli yollarında hasretin
Biriken çaresizlik gibi
Ne zaman ki koyduk aşkı en yüksek rakıma.
Bir mahcubiyet öfkesiz bir hüzün masalına
Eşlik eden gölgeler ki
Karanlığı sindirdik bilinmezin izinde.
5.0
100% (24)