18
Yorum
40
Beğeni
0,0
Puan
1124
Okunma

bir vaveyla ki kulakları sağır hale getiriyor
bir vaveyla ki dili lal ediyor
kaç sevdalar eskittim
şu haddini bilmez gönlümde
ve kaç uçurumun kenarından
ellerim kelepçeli döndüm
bedenim yangın yeri
bedenime sanki saplamışlar hançeri
ve şimdi;
gümanıma yel ekip
düşler deryasının kıyılarından
yalın ayak yürüyorum
ayağımda midye kırıkları
ayağımda yosun artıkları
ama martılar
onlar yine kanat çırpıyor
lâkin aklıma olta misali
sen takılıyorsun
insanın yüreğinden daha uzun yol
insanın yüreğinden daha derin göl
var mı ki?
deprem de orada
depreşmede
erdem de orada
çeşmede
sonunda anladım ki
ağlamak ruhun kanama seansıdır
ne yazık ki pansumanı yok
ne yazık ki enstrümanı yok