Muhammedül Emiyn olan ey Nebi
Kimse kimseye güvenmez gayri.
Özlediğin kardeşlerin gör ne halde
Allah’ın bir selamı verilmez gayri.

Habiller Kabiller tanınmaz artık
Kardeş kardeşe kıyarlar gayri.
Fitne kol gezerken Kenan elinde
Yusuf’lar kuyudan çıkamaz gayri.

Tufanlar kaplarken şu yeryüzünü
Nuh’un Gemisi’ne binmezler gayri
İbret nazarıyla açsan gözünü
OKU der kelamın okunmaz gayri.

O kadar keskin ki Hakk’ın kılıcı
Hak hukuk nedir bilinmez gayri
Kırma gönlünü eyle baş tacı
Yaşlının elinden tutulmaz gayri.

Canım yoluna feda diyenler
Sünnet kavgasına girerler gayri
Kur’anın emrini kelam edenler
Lokma haramı bilmezler gayri

Adalet terazisini hiçe sayanlar
Sırat köprüsünden geçer mi bilmem.
Yetimin malını kazanç sayanlar
İflas bayrağını açar mı bilmem.

Kuranı kendine uydurma sakın
Ömer’in sözleri tutulmaz gayri
Nebi’den kalan mirasa bakın
Kuran ve sünnet bilinmez gayri.

Adem’den oğluna emanetti O
Emani’yi Ensar’lar öldürür gayri.
Yüce Mevlamızdan emanetti O
Emanete sahip çıkılmaz gayri.

’’Şikayet edecem’’derken Allah’a
Mazlumun ahı kalır mı bilmem.
Namlunun ucunda enkaz altında
Çelmeyi takanlar ovar mı bilmem.

Ümmetin yetim ümmetin garip
Mazlumlar çaresiz vatansız gayri.
Kıyıya vururken cansız bedenler
Aylan bebekler yaşamaz gayri.

Hakkını helal eder mi bilmem
Islaktır tenin bu can pazarında.
Bombalar yağarken yağmur misali
Ümran’lar Mizan’da bekler mi bilmem.

Gün geceye küsmüş yaban yurdunda
Hayatla memat bekler pusuda
Mülteci ağıtlar Arş-ı âlâda
Ümmetin bu yüzü güler mi bilmem.

Putlar diyarında İbrahim gibi
Gönül putunu kırdın mı bilmem
Rahmet taşırken Neml misali
Nemrud’un ateşinde yandın mı bilmem.

Zalimden habersiz belleme O’nu
İrem Bağlarını gezdin mi bilmem
Kabe’ye yürürken Fil’in ordusu
Ebabil kuşlarını gördün mü bilmem.

Kayaları oyup kibre dalanlar
Ashab-ı hicr-i duydu mu bilmem
Cemel’i Salih’e acımayanlar
Semud Kavmi’ni gördü mü bilmem.

Bizden güçlüsü var mı diyenler
Topal bir sineği duydu mu bilmem
İlahlık taslarken secde edenler
Kızıldenizlerden geçti mi bilmem.

Farz olan örtüyü tarzdan sayanlar
Hicap kayboldu bilsinler gayri
Deve hörgücü bağlanmış başlar
Giyinmiş Çıplaklar tanınmaz gayri

Allahın lütfudur Korona belası
Gönderen Kudreti görmezler gayri
Fe eyne tezhebundur Mevlanın Nas’ı
Nâr-ı Cahiminden korkmazlar gayri.

Pazara mal getirip rızka erenler
Melundur muhtekir bilmezler gayri.
Ziynetüd Dünyayı tercih edenler
Mahkumdur Cüzzamı görmezler gayri.

Duyulmaz oldu Lebbeyk sesleri
Haremi Şerif’in küstü mü bilmem
Rem-yi Cimar’da çekerken selfie
Atamız İbrahim’i üzdük mü bilmem.

Camiler bomboş Tavafsız Kabe
Mihraplar küsmüş konuşmaz gayri
Cuma’lar Selasız okunmaz Hutbe
Minberler mahsun kederlen gayri

DERBEDER Ne olur bu yolun sonu
Ayağın SIRAT’ta kayar mı bilmem
Dünya sahnesinde bu filmin sonu
Sekarati mevtte ne olur bilmem…
Bir gün gelecek
Bir gün kalacak