2
Yorum
6
Beğeni
5,0
Puan
477
Okunma
yeşil soğan dürerdik yufka ekmeğe,
yanında kıpkırmızı bir domates, sulu...
soğandan daha kokulu üstelik.
tulumbadan su çeker içerdik buz gibi...
bir kayısı ağacının gölgesinde kurduk en güzel düşleri
masmavi gökyüzünde bembeyazdı bulutlar.
mahallenin tek televizyonlu evinde
dizilip bir somyanın dibine
siyah beyaz bir filmde
Yılmaz Güney’dik
Cüneyt Arkın gibi Battal Gazi...
naylon ayakkabılar giyerdik
bir gömleği kırk yamayla
bir tek çeşmesi vardı sokağın
köşede...
önce soğanımız acıdı
sonra domatesimiz kurudu
çarşıdan almaya başladık ekmeği
her evde musluğumuz...
griye döndü gökyüzü bir gece
günahın her rengini gördük
ekranda
hiçbir film kalmadı düşümüzde...
tükenirken ömrümüz...
bir virüs gibi büyüdü umutsuzluk
şimdi bütün renkler simsiyah...
FATİH ŞAHİN IŞIK
ŞAHBEYİT
5.0
100% (7)