Kaç bayram geçti sensiz? Ellerini öpemedim baba. Her gece sen vardın, rüyalarımda. Ama uyandığımda sen yoksun yanımda baba.
Bir yaz mevsimiydi, Sıbirya’nın soğuk günlerine dönen. Üşüyorum; çünkü sen yoksun baba Dalımdaki yapraklar ağustos ayında döküldü, Ve sen gittin gideli yeşermedi kalbimdeki yapraklar,
İstanbul sokakları cıvıl cıvıl değil, artık baba. Güneş doğmuyor üzerime, Karanlıktayım, seni arıyorum. Kadıköy sahili dalgalanmıyor artık, Sanki o da hayata küsmüş.
avutmuyor mezarın avutmuyor resimlerin beni nerdesin baba sen nerde sensizlik bir kör yılan gibi sardı bedenimi sardı da tarumar eyledi kanadı kırık bir güvercin gibi
Paylaş:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
avutmuyor mezarın avutmuyor resimlerin beni nerdesin baba sen nerde sensizlik bir kör yılan gibi sardı bedenimi sardı da tarumar eyledi kanadı kırık bir güvercin gibi
allah geride kalanlara sağlıklı ömürler versin dostum güzel siirdi saygılar
Ne büyük babaymış. Evladı kadar okuyucularınında araması anması gereken. Ve Güldane dalın verdiği bilgiler dolayısıyla kendisine ayrıca teşekkür ederim.
Güzel yüreğinizi tebrik eder, Selamlar, saygılar sunarım.
''YAŞAR PARLAK 1956 yılında Silvan'da doğdu. İlk ve orta öğrenimini buruda tamamladı. (1973) 1974 yılında Günaydın Gazetesinde amatörce muhabirliğe başladı. 1976 yılında Türkiye'nin en güçlü ajanslarından Akdeniz Haber Ajansı'nın Silvan temsilciliği görevini üstlendi.
1980 yılında ilk kez "Silvan Tarihi" adlı kitabını yayınladı. 1981–1983 tarihlerinde Atatürk Kütüphanesi Müdürlüğü ile Kültür Turizm Müdürlüğü görevlerini yaptı. 1984 yılında Bulvar Gazetesi'nin Güneydoğu İlleri Bölge Müdürlüğüne getirildi. Diyarbakır'da 4 yıl görev yapan Parlak, daha sonra Silvan'da Serhat Matbaası'nı kurarak "Silvan Mücadele" gazetesini yayınlamaya başladı. Bu arada Milliyet, Hürriyet, Cumhuriyet, Yeni Haber, Günaydın, Bugün, Meydan ve Akşam gibi gazetelerde çalıştı. 1993 yılında TRT Silvan muhabiri oldu. 1997 yılında yaptığı 10 yıllık Silvan tarihi araştırması sonucunda "Çeşitli Yönleriyle Silvan" adlı tarih kitabını yayınladı.
Başbakanlık Basın Yayın Enformasyon Genel Müdürlüğünce her yıl 800 dolayında gazete arasında düzenlenen yarışmalarda 1981 yılında haber dalı birinciliğini, 1984 yılında röportaj dalı üçüncülüğünü, 1990 yılında araştırma ve inceleme dalında jüri özel ödülünü ve Güneydoğu Gazeteciler Cemiyetinin 1992 yılında düzenlenmiş olduğu yarışmada röportaj dalında birinciliği aldı. Yaklaşık olarak 3 yıl boyunca savaş muhabirliğini yapan Parlak, aynı zamanda 1991 yılında Kuzey Irak'a giren ilk gazeteci unvanı elinde bulunuyordu. Silvan TV Genel Yayın Yönetmenliğini de yapan Yaşar Parlak, en son 1990–2004 yılları arasında Güneydoğu Anadolu Bölgesinde yaşanan şiddet olaylarıyla ilgili Silvan'da yaşanan faili meçhul cinayetleri içeren bir Ansiklopedi niteliğini taşıyan "Şehitler Şehri Silvan" adında kitabını 13 yıl sıkıntılı, stresli ve hummalı bir çalışmadan sonra 2004 yılında yazdı. Yaşar Parlak evli ve 6 çocuk babasıydı.'' ( ALINTI )
Sevgili Serhat , şiirini okuduğumda çok duygulandım , ben yorumuma sadece babanızı anlatan ufak bir yazı eklemek istedim affınıza sığınarak çünkü sizin babanız sıradan bir insan olmadığı için bu cesareti kendimde buldum , seni ve acılı yüreğini anlıyorum , o acılarla yaşamasını bilmeliyiz sanırım babanız da sağ olsaydı bunu senden isterdi diye düşünüyorum , böylesi durumlarda ben de kitlenip kalıyorum gerçekten , ne diyor Ömer Hayyam ;
Behram tuzak kurarak yaban eşeği avlardı Gördün mü mezar Behram'ı nasıl avladı ?
Seni ve o acılı yüğeni kutluyorum Serhat , sevgilerimle ..........
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.