Yiyene bak yiyene

Dem vurur bendime densiz hırpani
Yokuşa sürersin düzü çalarsın
Ahvali evvelden bilmeyen fani
Paramın içinden yüzü çalarsın.

Sırtlanla geziyor nefis düşmanı
Çekilmiş damarı kurumuş kanı
Sana nasip değil cennet mekanı
Caminin içinden bezi çalarsın

Söz söyleme sakın kopar fırtına
Nedamet uğramaz gönül yurduna
Nerede şer varsa düşüp ardına
Gözlerin önünden gözü çalarsın

Kârı inkarı var düşmüyor maske
İnsan gıpta eder sallayıp keşke
Gönül nasıl dalar böyle bir meşke
Göğüs kafesinden özü çalarsın

Beğenmez seni de Allahın yozu
Onuncu köy onun, bırak dokuzu
Mangalda kül koymaz dumanlar tozu
Hakkın huzurundan gizi çalarsın...

Ahmet Coşkun

Elimden kemanı duvardan sazı
Ahırdan ineği kümesten kazı
Sabırdan sükutu dilden niyazı
Baharın koynundan yazı çalarsın...Şiirlerin Şairi...teşekkürlerimle

Her tür kötülüğün dibine dalıp
Satarsın ruhunu şeytana salıp
Fakir fukaranın hakkını alıp
Gözün doymaz gider azı çalarsın....Gülseren MORKAN teşekkürler

Çalmakta üstüne yok,bu ne maharet,
Namaz kılarsın amma,alman taharet,
Bu ne biçim hac,zekattır,bu ne ticaret,
Oksijenimiz kalmaz ise, tozu çalarsın... Nurettin GÜLBEY e teşekkürleimle

Mavi gök gibisin o ne göz böyle
N’olur bi he desen etme naz böyle
Süratın ışıktan bu ne hız böyle
Ağzımdan çıkmadan sözü çalarsın...ishakaras ustama teşekkürlerimle