bir öyküydü bizimki
takvimler gösterirken
temmuz 85 ’ i
güneşli bir günde
sıcakmı sıcak
bir yaz mevsimi
ortada bir ahşap masa
önünde iki
gelin güvey
sandalyesi
sende bembeyaz
bir gelinlik
benim üstümde
koyu gri renkli
parlayan parıltılı
bir takım elbisesi
ve o günlerden kalan
güneşin gözüme
vurduğundan
başı öne eğik olan
öylece elimde durmakta
o eski düğün resimi....
acısı tatlısıyla tüketilen
yaklaşık koskoca 25 yıl
bilmem acısı daha da
çokmuydu ne
yoook...Yook
senden yana değil
asla sıkıntım
yılların... yılların azabı
azameti be gülüm

boy pos endam
fiyaka alım çalım
değildiki benim derdim
ben....ben senin
özünü sevdim
sözünü sevdim
yüreğini sevdim
o bakışların ardındaki
doğal saflığı, candan
cana yakın oluşunu
gül gönlünü, her müsibeti
bir nasihat bilmeni
bilişini sevdim
onu sevdim...onları...
onları sevdim...SEVDiM

orta yaşta böylesi
bir sevgi sevda yaşamak
birbirine dayanıp tutunmak
imrenilircesine
bir dayanışmayı
alabildiğine yaşamak
yuva için...çoluk çocuk için....
er için...kadın için....
anadolu için
ondan alınan edep
haya terbiye için
pek o kadar da
olağan olmasa gerek
bazı paylaşılanlar
küçük küçücük şeylerle
mutlu olmayı bilebilmek
aza kanaat getirip
çoğa şükretmesini
becerebilmek
bizim dünyamız işte bu
fazla söze ne gerek

unutma gülüüüm
unutma sakın
el ele...yürek yüreğe
daha ne şafaklar atıp
ne güneşler doğacak
göz göze...gönül gönüle
daha ne akşamlar olup
nice geceler
karanlığa duracak
unutma beklede gör
beklede gör gülüüüm
o bizim sevda ışığımız
çok camları kızartacak
akşamları ışıldadıkça
ışıldayacak
geceleri parlatacak
etrafa nur yağacak

unutma beklede gör
beklede gör gülüüüm
bu canlar
bu bedenlerde oldukça
yaşanılması gerekenler
alabildiğine yaşanılacak
dallardaki
meyvelerin çekirdeği
bir gün fidan olacak
unutma beklede gör
beklede gör gülüüüm
umutlar yeşerdikçe
yeşerecek,
duygular coştukça coşacak
bizden sonraki sevdalar
bir akıntı bulacak
sel olup akacakta
deryaları dolduracak
okyanuslara yol alacak
*
SEVDALAR DÜNYA DURDUKÇA DURACAK
SEVDALAR ASLA HiÇMi HIÇ SOLMAYACAK
SEVGiLER HiÇMi HIÇ SON BUMAYACAK
SEVDALAR HER DAiM HEP VAR OLACAK

yazan : Ramazan Kocapınar