2
Yorum
10
Beğeni
5,0
Puan
1003
Okunma
Kapılarımın önünde var ettiğim silüetler
ve özünde İştahlı bir çocuk.
Gözünde ilginç bir niyet.
Ruhunda garip bir güç
Arkasının yarısı ben, diğer yarısı yine ben.
İşte bak, yine ben.
Çekmişim köşeye kendimi
Alnıma bir soru dayamışım.
Öncesi kimdir bilinmez
Ancak bilinir ki, işte bu aynı ben.
Neyse, çift bir gürzü mahvetmiş bedenimi
Seyretmiş, izlemiş bu çamur.
Ne benmiş lan bu, alnıma bulaşmış çamuru
Ayıklanmıyor kokusu, çıkmak bilmiyor bu beden ve...
İşte ben tam bunları derken.
Gözleri buğulu, taçlı bir ceylan inmiş gökyüzünden
Ve inlemiş, bu Toprak.
Aslında ortada bir ceylanda yokmuş
Boynuzları kırık bir geyikmiş bu.
Özünde yeleli bir parçaymış.
Ya da bir başkası.
Nihayetinde biri inmiş gökyüzünden
İşte o inen de benmişim.
Topraklar kururken hatırlamışım kendimi
Ama iş işten çok geçmiş...
İşte ben tam bunları derken.
Her şey gözlerimin önünde zuhur etmiş, garip bir ritüelin halkasında bulmuşum kendimi
Çembere sarmışız birini
Kıstırmışız ve hiç etmişiz.
Ortadakinin boynunda altından bir ziynet varmış.
İşte o ziynetin göbeğinde, garip bir ilahi başlamış.
İlahinin sesi tütsülemiş odayı
ve birden Odanın şeklini almışım.
Neyse şimdi size garip bir çocuktan bahsedeyim. Her Noel aynı umudu güden.
Çocuk geceleri kıpır kıpırmış
Gözleri kan çanağına dönmüş
İşte, o çanakta yine ben pişmişim.
Fokur fokur kaynamışım
İyice kaynat beni
Arındır, arındır ve arındır...
Hadi çırp beni şu balkondan
Nihayetinde alt komşun yine benim.
Neyse bu ilk değil.
-Ömer Hatipoğlu
5.0
100% (7)