Dünyada kan kokusu, arşı alaya vardı
Yetim, öksüz, mazluma aç kapını aç Merih
Duman, sis, egzoz gazı, dağı, deryayı sardı
Aciz, suçsuz topluma, aç kapını aç Merih
Kıyamete az kaldı, alametler çok sarih!


Adalet terazisi rüşvet, nüfuz tartıyor
Para emekle değil! Faiz ile artıyor
Okullar, diplomalar cehaleti örtüyor
Talebe-i uluma, aç kapını aç Merih
Kıyamete az kaldı, alametler çok sarih!


Mala, mülke tapanlar kışın aç kurdu gibi
Akrabalar, hısımlar yabanın ferdi gibi
Camiler ve mescitler ihtiyar yurdu gibi
Eldeki helal muma, aç kapını aç Merih
Kıyamete az kaldı, alametler çok sarih!


Cümleleri ustaca, eğip büküyor hatip
Menfaatine göre, ilam yazıyor kâtip
Hasta düşmüş kullardan, rant devşiriyor tabip
Şifa veren seruma, aç kapını aç Merih
Kıyamete az kaldı, alametler çok sarih!


Ne yapıyor bilmiyor, şaşkın ördek ahali
Basının, eğitimin, sanatın rezil hali
Başta devletler mafya deli Dumrul misali
Üç beş dürüst kuruma, aç kapını aç Merih
Kıyamete az kaldı, alametler çok sarih!


Şam ahalisi harap; hayırsız, ümmet bitap
Bin dört yüz yıl önceden, söylenmiş yazmış kitap
Zahir çaresiz kaldı, garibi eder hitap
Düşmeden uçuruma, aç kapını aç Merih
Kıyamete az kaldı, alametler çok sarih!



Salih Yıldız…24.12.2019





.