10
Yorum
23
Beğeni
5,0
Puan
645
Okunma

Yine Aralık akşamındayım
Yıl İki bin on dokuz
Günlerden Pazar
On beş gün sonra
Yine yalnız, yine sensiz
Birini “uğurlayıp”
Diğerine “hoş geldin”
Diyeceğim
Gelip giden
Yıllara ben Şiraze
Yağmur yüklü kara bulutlar
Gözlerime mi doldu ne ?
Biri dokunsa
Ağlayacağım
Hem de hıçkıra hıçkıra
Yine bu gece
Hasretin bölecek uykularımı
İstemsiz kapanmak istiyen
Göz kapaklarım
Kan çanağına dönmüş gözlerimi
Örterken
Sabah Ezanları yükselecek
Yedi tepeli şehrimin
Göklere yükselen
Minarelerden
İşte yazıyorum, Şiraze
İyi bak
Seni dileyen Mevlâ’dan
Şu çingene avuçlarım
Yine boş kalacak
Çaresiz
Hem
Biliyor musun
İki bin yirmiden de
Yok benim ümidim
Ne yüzümü güldürdü
Ne de kıyama kalktı şu sevdam
Her zaman söylüyorum ya
Nerede mutlu bir çift görsem
Hayıflanırım, üzülürüm ben
Oysa
Seninle birlikte olsam
Ellerini tutsa ellerim
Otursam karşına
Hiç konuşmadan
Saatlerce, yüzüne bakmaya
Razıyım ben
Kuruyan çınar yaprakları
Süslüyor artık
Kaldırımları, parkları, bahçeleri
Gül kurudu
Bülbül sustu
Tek bir serenomi var
Kulaklarımı çıtlatan
O da
Yağmur öncesi, rüzgar ıslığı
Ne sahil, sahil
Ne parklar cazip
Sensizlik kol geziyor dört bir yanımda
Saranım yok
Üşüyorum Şiraze
Tutanım yok
Düşüyorum Şiraze
Kışa girdim yokluğunda
Yine ben
Yine ben de
Kömür gözlüm, yine ben
Nasıl kızmam
Sensiz geçen güne ben
Biliyorsun
Tuna benim ey sevgili Suna sen
Deli deli akıp giden Tuna ben
Bak yalnızım, bak yalnızınm yine ben
Sadık DAĞDEVİREN
Aşık LÜZUMSUZ
5.0
100% (13)