8
Yorum
13
Beğeni
5,0
Puan
542
Okunma
GİTTİ 28
Uğultulu bir ses, esiyor rüzgar
Rüzgarın önüne düştü de gitti
Dudaklar bükük, gözleri nemli
Kırıldı, nefsine küstü de gitti
Geriye bir baktı gözleri oktu
Gözünden yaşları döktü de gitti
Gönlümün tahtında oturan güzel
Tahtını kalbimden söktü de gitti
Titriyordu eli, yaş idi yüzü
Islandı yanağım öptü de gitti
Namerde bir kere eğilmez başım
O benim boynumu büktü de gitti
Bileğinden tuttum, gel gitme dedim
Hırçındı kolumu çırptı da gitti
Koştum elbisesi elime geldi
Parçası elimde, yırttı da gitti
Sel oldu, önünde sürükler beni
Kükredi bendinden taştı da gitti
Karlı dağlar ona engel değildi
Dağlar boyun eğdi aştı da gitti
Yüreğim sürülmüş tarlaya döndü
Yüreğime acıyı ekti de gitti
Ortada tazecik güller var iken
Tırpan la gülleri biçti de gitti
Sanki gök yüzünde uçan turnaydı
Kanadın çırparak kaçtı da gitti
Yolları bilirim çalıyla diken
Dikenden korkmadı bastı da gitti
Üzerime doğdu ay ile güneş
Güneşi söndürdü ay ile gitti
Bir fincan kahvenin kırk yıl hatırı
Elinde bir bardak çay ile gitti
Bir acı soğan yeter demişti
Önünde kovanlar koydu da gitti
Bir eli baldayken diğeri yağda
Yüreğim üryandır soydu da gitti
Sanıyor her yerde Kevser sunulur
Su diye Zehir’i içti de gitti
Sanki bu dünyada bulunur huzur
Kahrından zulmeti seçti de gitti
Daha çok ham idi, olgun değildi
Olmadan dalından düştü de gitti
Sanırsın karşında kızgın bir boğa
Önünde ne varsa süstü de gitti
Gökte parıldayan yıldızlar gibi
Yıldızlar arasından kaydı da gitti
İçine attığı ne ver ne yoksa
Dilini bükmeden saydı da gitti
Niğmetullah yıllarca şiirler yazar
Sadece bir mektup yazdı da gitti
Avcılar dan ürken ceylan misali
Canına tak dedi tezdi de gitti
Şair yazar : Niğmetullah Şentürk
Niğde
5.0
100% (9)