0
Yorum
2
Beğeni
0,0
Puan
518
Okunma
içlerinden kaçarken
tutuşup yandığım
çoğullarından arınarak
sessizce tekilleştiğim..
sirenleri yoksunluğun
uygun adım meczub
yeni diyarlar bulur
ortasında kaybolup..
en durgun anında bir ses
sanki gelir her yönden
düşe yakın ısıl korkusu
çare ararken senden..
bir nefes alevi içinde
kayarak ruhunu eritip
hızlıca damlardı düşünde
tüm okları üzerine çevirip..
bu aldığın en büyük darbe
sahi hissederek yenilgini
zehir konulmuş bir fincan kahve
ölüm anlarının mağlup tedirgini
belki bu son anlarımız
hadi düşünme uzat ellerini
eğilsin gururun sargınız
söyle en güzel sözlerini..
ay gibi parlarken güzel yüzün
avuçlarımda kumral saçların
dağılsın artık her bir hüzün
omuzlarıma dokunsun kolların
sömür tüm nefretini hayatından
göğsümde damağına şefkat kıllarım
birleşsin muhabbetle her bir ayrışan
parmaklarında dirilsin sakallarım
hafifçe okşa ruhumu
gözlerime istekle bakarak
damlasın terinin sonları
yorgun belinden arınarak..
al içine her ne kadarsa yerin
tutkun sözlerimi arzulayarak
dirilerek gerilsin damarların
dişlerimin arasında memelerin
sal saçlarını usulca sırtına
yüksel o pespembe bulutlara
tut ve sonsuza dek bırakma
esenlikle genişlesin dar evin...