0
Yorum
5
Beğeni
5,0
Puan
951
Okunma
Gecenin karanlığında kalmışım yalnız ve huzursuz..
Burası,Kocaman sırları döşeyerek dolandığım sokaklar,
Gecelerin koynunda, kimsesizliğimi arıyorum fütursuz
Belli ki, içindeki hüzün dağlarını ancak bu sokaklar paklar.
Tenime sinmiş ölüm kokusuna tutunan acılarım var.
Ölüm üstüne ölüm,sokaklarda aranan teselli yorgunuyum
İçimde,çocuksu bir hıçkırık var ve yüreğim yanar.
Bu gece,ölümlerle yüzleşmiş bir halin solgunuyum.
Kaldırımlar konuşur,yüzüme alaylı tebessümle bakarak.
Her adımımın ölümüme aktığını kahkahalarla haykırarak
Kaldırımlar yoldaşım,sırlarımı kilitli taşlara saklayarak
Ölümlere gömülmüş hayatın,çok mermilik vurgunuyum.
Mezarlıklarda dolandım durdum,sabahın seherine kadar.
Süküte ermiş kalabalıklarda kendimle konuştum durdum.
Bedenim sanki "yanına yattığım" iki metrelik mezar kadar
Ve hemen şuracıkta uyudum ,ruhumu rabıta da öldürdüm.
Sesler belirdi birden,milyonlarca insan çığlıklar da yarışıyor
Ananın Bananın ve evlatların feryatları birbirine karışıyor.
Mezarlar, ibret diyarları, uyuyanların uyandığı mekanlar
Müdavimler,Varlıkta hiçlik hissini yaşatan,imtihanı hatırlatanlar.
Sokaklar,adımların parmak izlerinin düştüğü imtihan’i yerler.
Her bir adımın şahitlik edeceğini,dile geleceğini inananlar bilirler.
Uyan eyy ruhum,sokaklara Allah’ın Nur’u hükmeden’e dek uyuma.
Sen uyursan Millet uyursa,virüslü musibetler ardın sıra gelirler
5.0
100% (1)