Şu dünyada kim övünmez ırkıyla
Koca Çin’de saray bastı kırkıyla
Savaş yarasını sardı türküyle
Ağrısı dinince türkü çığırdı

Türkistan’dan arı gibi fırladı
Üç kıtanın balın aldı sırladı
Stepleri geçti çölde terledi
Tuna’da yununca türkü çığırdı

Maniyle geçildi büyük eşikler
Türküyle sallandı dolu beşikler
Topluma mihmandar oldu aşıklar
Yürüdü önünce türkü çığırdı

Adalet kalkınca çıktı tantana
Aslında kurbandı hepsi vatana
Avşar oldu isyan etti sultana
Atlara binince türkü çığırdı

Alnından alnından öptü bin kere
Davul zurna ile saldı askere
Yiğitler alaydan aldı teskere
Sağ salim dönünce türkü çığırdı

Selam olsun şu dağların ardına
Dertli kaval eşlik etti derdine
Akşam oldu çoban döndü yurduna
Ateşi yanınca türkü çığırdı

Kızlar büyür derme vakti gülünün
İşve’sine derman yetmez dilinin
Yaylada obaya taze gelinin
Kokusu sinince türkü çığırdı

Eski seferler mi düştü usuna
Hiç kimseyi ortak etmez yasına
Bekir dedem ayar verdi sesine
Maziyi anınca türkü çığırdı

Kimine genç yaşta mezar kazıldı
Gidenler kurtuldu kalan üzüldü
Kimine ebedi gurbet yazıldı
Sılanın yönünce türkü çığırdı
Z İ Y A A C A R
14.09.2019/KONYA