ülkenin ciğeri deşiliyor umurumuzda değil
umurumuzda değil gençlerin kansere yenilmesi
mezar boylarının küçülmesinden de ibret almıyoruz
ateş düştüğü yeri yakıyor anladık da
pencere pervazlarımızı yalıyor yangının alazı
balta sapını keserken kökünü söküyor kazma
içimde bir gümbürtü küt kü t küt

sevmeyi öteleyeli bilmem kaç asır oldu
kendimizi sevmekten başka yeri görmüyor gözümüz
gözümüz görmüyor geleceğimize kan doğramaları
aşkı iki cins arasındaki duygu akışı sanma gafletinde
sevdayı tensel dokunuştan ibaret sanmamız ne acı
aşkın nirvanasıdır sarılmak anadan üryan
ah şu içsel çalkantılarım ah ah ah

şimdi hatıralara sarılmanın zamanı
bu günleri mumla arayacağımız kesinden de öte
her sevda kutsaldır her kavuşma hüzün barındırır içinde
ve her hasret keskin bıçaklı vuslatı bileyip durur
doğayı sevmeyen sevgiden bahsetmesin artık
bahsetmesin yarına ait umutlarından
öyle kolay değil sevgi dediğimiz duygu
sevince her şeyi seveeceksin ki
börtü böçeği kurdu kuşu düşüneceksin
duyarsızlığı alkışlıyorum bütün gücümle
yarım bir nida geliyor uzaktan
ya ya ya



10 Ağustos 2019
A v r a s y a


Ahmet Erdem