Seni bulamam ki ! Dünya çok büyük
Masal anlatılanlar , ölümde bizimle büyür
Ve hatta yürür.
Kamçılar oknayus dibinde ki derin dalgalar
Ah! Sanar. Vahlar içinde bütün kabuslar
İşitemez olmuş o devasa kulaklar
Kuklalar ! Gibi ipimiz başkasının elinde
Siklemez bu hayat bizi
Dengi, keyfi yerinde
Bul bir yol hadi kaçalım
Yalandan da olsa sana inanayım
Baglı kurdugun tüm tuzaklara
İgne deligi kadar geniş hayatım
Gel , gör !
Bu harp meydanı boş
Gece sokak lambaları altında loş
Tenha bir ölüm sipariş ettim azazele hoş
Vakit ! Daralmakta "selama" bari koş

Düşündügüm sen degilsin zaten
Mahremiyetimde hapiste iken güzellinde ben
Aynalarla oturur konuşurum bazen
Akıldan yoksun , aklımı cekiştiririm halen
Bu kaçıncı öç mevsimi?
Döküntülerine şahit oldugum gönül
Nimetlenmeleri..
Kabullendim , bu ayrılıgın yok tesellisi
Ufacık bir bahane bile
Olmuş felaket habercisi..

Geç! Git diyorsun bana şurdan
Kabiliyeti aklım firar etti şuurdan
Bir hatamı ! Etmistim en adi kusurdan kin?
Tanımam kimseyi .. Eli kanlı revan olmadan.
Dogmakta güneşim sıkıntı yok ! Eyvallah
Şırdan zırha gecirecek! En asil acılanmalarımı
Ümmeti bela hısımdan
Alay gibi ,
Mecali yok bu rüyanın akibeti bok
Saplantı teması kalbine saplanan ok
Boş bir mahşer gibiyim
Terazimin mizanı denk gelmiyor bedenime
Yürüyen ben, koşan yine ben
Laf etmeden duramadı yine annem..
Dert etmek gibi zahmet
İçerik ister emanet
Ne cüret buna peyderpey! Geciyorum
Ônünden..
Şişt! Bir bakarmısınız
Pardon şey! Tutulur lisanım
Konuşamam..
Git...