aforoz edilmiş bir günahın secdeye duran alnı gibidir pişmanlık

bir zamanlar her şey olan bir şeyin
tapılan tüm müdahaleye rağmen
geçirdiği h’iç kanamadan dolayı ex olmasıdır sonunda


belki sana aldığım düşyüzüğünü bozdurdun gün ışığıyla
belki yatalak bir hüznün başında nöbet tutuyordur uykusuzluğun

bilmiyorum,

okumayı bir türlü sökemeyen gözlerine kara tahta olmaktansa
eylüle kalıp
dışarıdan zar zor bitirdiğim masal okulundan mezun oldum


lakin diplomalı düşsüz kalmaktansa
yara borsacısı oldum


aslında terhis etmiştim içime dert olan kurşun askerleri
aşkvatanına çektiğim bayrağın altında ant içip
üzüm yemekti niyetim
şaraplanan elinden

nasip işte,

kısmetle arasına kara kedi girdi
kalbime kulp takıp
düşüverdim dilinden


şimdi edilgen bir fiili neyle besleriz bilmem
üstelik karantinadan bozma paranteze de sığamaz oldu


bakıp durma öyle uzaktan uzağa
ya harf satın al aşktan
ya da özne

ki çekelim artık fiili

yiyecek aksi halde..