2
Yorum
6
Beğeni
5,0
Puan
Okunma
ölümsüz kayaların utancı olsun bakışım
ne sevda türküsü
ne gözyaşı kalır ki anlatsın yıldızlara uzanan bedenimi
sen bildiğin renklerden vazgeçme bebeğim
pişmanlık sadece mezarlarda büyüyen bir çiçektir
yarın yeni bir maske takıp çıkacağım sokaklara
umursamaz ve
sadece içtiği kahvenin tadıyla hayata bakan
anılacak birileri de varmı bilmeden
acımasız bir evrenin kaçınılmaz yolcuları
hemen şuracıkta kahkahalarında kaybolmuşlar
ceplerindeki bozuk parayla oynaşırken
ben mi
ben olduğumdan daha da yorgunum sanki
yüreğimin akordunu bozarken Erik Satie ve bir kadeh şarap
anlaşılmayan notalar gibi sokakları dolduran ışıkların
gözlerimi yorduğu da doğru
boşuna söylediğim tüm sözlerin beni intihara sürüklediği de
yarın bensiz uyanır mı bilmiyorum
ama bir gün uyanacak
ve aklımda ne sen olacaksın ne ben
5.0
100% (4)