Güzel kokar toprak, yağmur sonrası
Yanın da sevdiğin, yâr olmayınca
El ele yaşanır, sevdanın hası
Öylesi güzel aşk, var olmayınca
Yanın da sevdiğin, yâr olmayınca

Her seven feyz alır, gül, gülizardan
Yürek nasıl pişer, sevdadan, hârdan
Gül kızarsa n’olur, hicaptan, ar’dan
Yaprağında şebnem, kar olmayınca
Yanın da sevdiğin, yâr olmayınca

Deli gönül sever, arar ve bulur
Sevdikten sonra da, korku mu kalır
Bir gönül, gönül’e, geç tabi olur
Kıymeti bilinmez, zor olmayınca
Yanın da sevdiğin, yâr olmayınca

Sevdalar gördük biz, gurbet firaklı
Hükmedemez bazen, insanın aklı
Gülüş farklı olur, bakışı farklı
Sevecek yürekte, yer olmayınca
Yanın da sevdiğin, yâr olmayınca

Zaman saçlarına, yağdırmadan kar
Özlem çiçek açar, gelir ah-ı zâr
Nerden bileceksin, seviyor mu yâr
Yiğidin alnın da, ter olmayınca
Yanın da sevdiğin, yâr olmayınca

Bir tuhaf olursun, adını ansan
Anlarsın sevdayı, o aşkla, yansan
Bazen bakışın da, kaybolur insan
Gülen gözlerin de, fer olmayınca
Yanında sevdiğin, yâr olmayınca

Lüzumsuz duygunun, en güzel yanı
Aşk’la, yaşamalı, geçen her anı
Seven gönül görür, canı, cananı
Sevdalardan yana, kör olmayınca
Yanın da sevdiğin, yâr olmayınca

Sadık DAĞDEVİREN
Aşık LÜZUMSUZ

ETEK YAZILARI

HİCAP: Utanma, utanç, sıkılma
AR: Namus, haya
FEYZ: Manevi haz, mutluluk, iç huzuru.
HÂR: Ateş, aşk ateşi
ŞEBNEM: Seherde bitki yapraklarında oluşan su damlacığı, sabah nemi, çiy
FİRAK: Ayrılık
AH-I ZÂR: Feryat, figan, inleyen
FER: Gözlerdeki ışık, parlaklık, güç