Gülme yahu öyle deli deli,
Gözünü seveyim bakma alaycı gözlerle,
Ay bir tuhaf oldum, şimdi çıldıracağım,
İçim mi geçmiş ne, neredeyim?
Yoksa sen miydin hızlı tren gibi geçip giden üstümden?

Ne olduğumu bilemedim,
Bir seni bildim, sensin bu derdi veren,
Afedersin, gözlerine bayağı uzak kalmışım,
Farz et ki bir yük vagonuyum,
Peşin sıra paldır küldür giden.

Aman canım olursa olsun,
Tek hatam sana yakınlaşmak olsun,
İçimdeki sesi bir dinleseydin var ya,
Bırak sabahı, dakkasına kalmaz,
Erirdin alimallah kestane şekeri gibi.

Ah tatlı belâm, ölmek için vakit çok erken,
Yok okunmasın selâm, kadehimde sen varken,
Demeliyim ki sana, "hoş geldin canım benim"
Hoş bulmaz mısın canımın içi,
Geç otur şöyle başımın gözümün üstüne.

Şimdi ne yapmalı seninle bilmem ki,
Sana baktığımda bildiğim her bir şeyi unuturum,
Bir sen kalırsın bende, ikinci bir taksimat yok,
Şu lanet olası kelimeler gece gece nereden karıştıysa dilime,
Dur bir düşüneyim, neydi yahu neydi,
İmkânsız, olamaz ya, olamaz, kahretsin,
Amma da zormuş adını telaffuz etmek,
Şimdi seni mi terk etmeli, yoksa bu şehirden mi gitmeli?
Biliyorum adın aklıma gelse de dilim dönmeyecek yine,
Yarabbi şükür derim tükür istersen yüzüme.

Ah nasıl unuturum bende hayalin vardı,
Elin elimdeyken sahi ya bir de gözlerin vardı,
Dudakların vardı bir içim su,
Yıllanmış şarap olsa gerek,
Alıştı mı da bırakılmaz ki bu zıkkım,
Bir kere daha, olmadı baştan, haydi bir daha,
Bir daha içmek gerekir yıkılana kadar.

Kırmızı rujun şimdiden bulaştı dudaklarıma,
Sonra dedim ki kendi kendime,
Yoluna devam et, dönme sakın,
En çok cin çarpmış gibi sarhoş eder,
Beni vezir, seni sultan eder,
Bu kadeh ikimizin şerefine emmoğlu şarkısı takıldı ki dilime,
Sırası mıydı şimdi,
Sorma ya, hatlar iyice karıştı,
Başımda dönüp duruyor dünya.

Sen bana dön ki, kafam güzelliğinle büyülensin,
Bilmem ki derin dondurucuya mı koymalı o havalı gülüşlerini?
Hayır, asla olmaz, kendime saklamalıyım seni,
Yaklaş, yaklaş hele bir,
Elin elime değsin, gözün gözüme,
Aklım şimdi başıma geldi,
Yarasın canım bu kadeh ikimizin şerefine,
Tuzlu tuzlu öp beni,
Bu son istasyon,
Meze niyetine ye, iç,
Tüket beni.

Vecdi Murat SOYDAN
(Yaşanmamış Aşkların Şairi)
17 Nisan 2019, 21:57, Isparta