0
Yorum
4
Beğeni
5,0
Puan
777
Okunma
gelmez otu
dumanlı bir havaydı
masmavi göklere inat
uçmaya sevdalı bir tırtıl
yettiğince hayata
başka gökler altında
kaldırdılar cenazemi
gelmeyen baharların şafağında...
çitlenbiklerin güne hevesinde
rüzgarlar soğuk yüzümde
gelmez otu yettiğince
koşmak tipoldan kazana delice
biribirine ulanmış otlar
masmavi derinliklerinde güneşin
ve bir yığın toprak
sanki kim kalkıpta çıkacak
umutsuz karanlıkların perçeminden
omuzlarımda soğuklar
ısmarlama şarkılar medetsiz şarkılar gibi tatsız
sağ yanım olacak anne
dahha ne kadar acıyacak
buralarda halım bozuk
günüm kesik
kimler gelsin kabrime getirsin beni kendime
nefesler...ürkek,korkular...
tozlar düşüyor yüzüme
çürümüş tahtaların arasından
sekülerin pınarlarından
neşetin sularından
çocukça koşmak isterdim sana anne
kuşkuruk sesince gürce
saraşlı boylarında o heveste
kemikler vedalaştı etimle
toza toprağa gark oldum
düştüm yere
yüksek kayalıklardan havalanan turnalar
havalansın gezsin nice
ataşımla tutuşsun çağlayanlar
sen kabrime gelince
artuni...
5.0
100% (2)