Bakmak ile nur iner mi cemale
Daha niye kekliyorsun be gönül
Ömrün geçti eremedin kemale
Daha neyi bekliyorsun be gönül



Can boğazdan çıkar dedim duymadın
Dünyaları yedin içtin doymadın
Zerre misgal bir kenara koymadın
Daha neyi bekliyorsun be gönül



Ömür fani dedim bana kanmadın
Başın derde girmeyince anmadın
Sıra sana geleceğin sanmadın
Daha neyi bekliyorsun be gönül



Davetine bak bugün de gelmedin
Yüzünde ki pasla kiri silmedin
Çok alamet belirdi sen bilmedin
Daha neyi bekliyorsun be gönül



Her şeyin var lakin bir kez gülmedin
Aç muhtaçla ekmeğini bölmedin
Dua et ki bak bu günde ölmedin
Daha neyi bekliyorsun be gönül



Neyin var ki şu dünyada görecek
Tamahların başa çorap örecek
Ayak inmiş gövden sine girecek
Daha neyi bekliyorsun be gönül



Hesap kitap tuttun gelip gideri
Başına taç yaptın kuruş ederi
Unuttun mu göçüp giden pederi
Daha neyi bekliyorsun be gönül



Bilmez gibi Hak yazısı kaderi
Dert edindin gönle hüznü kederi
Giyen var mı musallada da güderi
Daha neyi bekliyorsun be gönül



Dün bugün der nişanlarsın yarını
Alanlar kim bu alemin harını
Süleyman’a bıraktı mı varını
Daha neyi bekliyorsun be gönül



Bu halleri dünden ayan beyandı
Ne sözlerim duydu ne de uyandı
Geçmiş yaşın ta elliye dayandı
Daha neyi bekliyorsun be gönül



......DOST KALEMLERDEN.....


Ayların yılların seni çağırdı
Yaş ilerledikçe yanan bağırdı
Hatların kırıştı saçın ağardı
Daha neyi bekliyorsun be gönül.... Sevgili ustam, İshak ARAS’a sonsuz teşekkürler....



neyi umdun neyi buldun,
her türlü ezayı gördün
en sevdiklerin acıttılar en çok içini
daha neyi bekliyorsun gönül... Sevgili ustam, Ahmet ÖRNEK’e sonsuz teşekkürler...





Mehmet Ali ÇAĞLAR
(Çağlar ABDAL)
Ankara / 2019